Sakız Adası’nda, geçen hafta başlayan ve günlerce süren orman yangını, yerel ve uluslararası ekiplerin yoğun mücadelesi sonucu nihayet kontrol altına alındı. Yangın, bölgedeki hem doğal yaşamı hem de yerleşik halkı etkileyerek büyük bir çevresel felakete yol açma tehlikesi taşıyordu. Yangının çıktığı bölge, özellikle yaz aylarında turistik aktivitelerin yoğun olduğu bir alan olduğundan, bu durum tatilcileri ve yerel işletmeleri de olumsuz etkiledi.
Yangın, 6 Ekim 2023 tarihinde başlayan kıvılcımın ardından hızla yayıldı. Sağanak yağışların ardından gelen sıcak hava dalgası, yangının yayılmasında önemli bir etken oldu. İlk olarak Ayios Mihail bölgesinde başladığı tespit edilen yangın, rüzgarın etkisiyle kısa sürede geniş bir alana yayıldı. Yerel itfaiye ekipleri, yangına anında müdahale ederek, ilk başta yangını sınırlı bir alanda tutmaya çalıştı. Ancak, yangının büyümesiyle birlikte Yunan hükümeti, uluslararası yardıma başvurdu.
Yunan hükümeti, yangının kontrol altına alınması için Avrupa Birliği'nden yardım talep etti. İtalya, İspanya ve diğer Avrupa ülkelerindeki yangın söndürme ekipleri, Sakız Adası’na hızlı bir şekilde sevk edildi. Yangın söndürme uçakları ve helikopterler, alevlerin etkisini azaltmak için havadan müdahale etti. Yerel halkın ve gönüllülerin de destek verdiği bu çalışmalarda, araziye ulaşımı zor olan bölgelerde zorluklar yaşandı; fakat dayanışma ruhu sayesinde birçok ağaçlık alanın kurtarılması sağlandı. Sonuç olarak, 10 Ekim 2023 tarihinden itibaren yangının kontrol altına alındığı duyuruldu.
Uzmanlar, Sakız Adası’ndaki orman yangınının iklim değişikliği ile bağlantılı olabileceğine dikkat çekiyor. Yüksek sıcaklıklar ve ani hava değişimleri, orman yangınlarının sıklığını artırmakta. Yangın sonrası, çevre ve doğa koruma grupları, acilen ağaçlandırma ve rehabilitasyon çalışmalarının yapılması gerektiğinin altını çizmekte. Sakız Adası’nın doğal güzelliği ve ekosistemi, yaşanan bu felaketten ciddi şekilde zarar gördü. Adanın doğal yaşam alanlarının yeniden oluşturulması, hem ekosistem hem de turizm açısından büyük önem taşıyor.
Yangın sonrası yapılan ilk değerlendirmelerde, birçok canlı türünün habitatının yok olduğu, çeşitli endemik bitki türlerinin ise anında yanarak yok olduğu belirtildi. Uzmanlar, bu durumun adanın uzun vadeli ekosistem dinamiklerini olumsuz etkileyeceğini ifade ediyor. Ayrıca, yakılan alanlarda yeni bitki örtülerinin oluşabilmesi için bölgenin rehabilitasyonu için uzman ekiplere ihtiyaç duyulacak.
Sakız Adası’nda kapsamlı zarar tespit çalışmaları da başladı. Hem yerel yönetimler hem de çevre kuruluşları, yangından etkilenen alanları tespit ediyor ve bu alanlarda rehabilitasyon için çeşitli projeler geliştirmeye çalışıyor. Adanın yeniden ayağa kalkabilmesi için gerekli olan kaynakların sağlanması ve sürdürülebilir projelerin hayata geçirilmesi büyük önem taşımakta. Yangından korunma ve acil durum müdahale stratejileri de gözden geçirilmeli ve güçlendirilmelidir.
Sonuç olarak, Sakız Adası’ndaki orman yangını, yalnızca bir doğal felaket değil, aynı zamanda iklim değişikliğinin bizlere getirdiği zorlukları ve bunlarla nasıl başa çıkmamız gerektiğinin bir hatırlatıcısı oldu. Yangınların sürekli bir tehdit olarak varlığı, yerel halkın ve devletin, hem yangın öncesi alınacak önlemlerin hem de sonrası için hazırlıklarının artırılması gerektiğini de ortaya koyuyor. Adanın yeniden canlandırılması ve yeşil alanlarının korunması için ulusal ve uluslararası iş birliğine ihtiyaç olduğu aşikâr.
